EKM EĞİTİM MERKEZİ | EĞİTİM DANIŞMANLIĞI

İNSANI VE KENDİNİ TANIMA SANATI

Beden Dili , Sözsüz İletişim olarak da bilinir . Sözcükler ve onların ifade ettiği anlamın ötesinde sunduğumuz iletişim yollarının en önemlisidir .

Beden Dili mesajları yüz ifadeleri ( mimiklerle ) , el , kol ve bedenimizin hareketleri ( jestler ) ve vücudumuzun duruşuyla olduğu gibi ses tonu , sesin yüksekliği ve vurgulamalarla da iletilir.

Prof. A. Mehrabian ( UCLA ) 1971 yılında gerçekleştirdiği araştırmalarda ulaştığı sonuçlar o tarihte derin yankılar uyandırmıştır . Araştırma sonunda ; insanlar arası iletişimde , kelimelerin etkisini %7 , nasıl söylendiğini %38 , bedenimizle verdiğimiz mesajların etkisini ise %55 olarak bulunmuştur. . Yazılı iletişimde bu konunun önemine daha önceki yazılarımızda ( “Yönetim Danışmanlığı “ bölümü “ Etkili İletişim ve İlişkilerimiz “ ) değinmiştik .

Davranışlarımız ve bedenimizi nasıl kullandığımız , duygularımızı ve iç dünyamızı etkiler . 
Katıldığım bir seminerde bedenimizle birlikte baş ve gözlerimizi nasıl kullandığımızın önemi vurgulanmıştı . Şimdi bir deney yapalım : 
Derin bir nefes alın ve yavaşça boşaltın - burundan alıp burundan verin - . Başınızı dik duruma getirin ve gözleriniz yukarı ortaya baksın . Bu nefes alış-veriş doğru şekilde yapıldığında , kendinizi kötü hissetmeniz neredeyse imkansızdır .

İç dünyamız da bedenimizi etkiler. Moralimiz bozuk olduğunda başımız yana eğilir , omuzlar sarkar bakışlarımız donuklaşır vb. O zaman bu karşılıklı iletişimin farkına vararak , onu kendimizi güçlendirmek için kullanabilir , davranışlarımızı değiştirerek iç dünyamızı etkiliyebilir ve ruh halimizi olumluya çevirebiliriz .
Bu konuda yazılmış kitaplar , çeşitli kurum ve kuruluşların tertiplediği seminerler ve eğitimler “Beden Dili “ ni doğru anlamamızı ve kullanmamızı sağlayacaktır . Burada konuyla ilgili önemli noktalar hatırlatılacaktır .

“Beden Dili” nde en önemli nokta bilgi akışının sürekli oluşudur . İki ya da daha çok insan bir araya geldiğinde bu mesajlar karşılıklı olarak gönderilmekte ve alınmaktadır . Gönderdiğimiz mesajlar sürekli olarak karşıdakine ulaşmakta ve hakkımızda kanaat oluşmaktadır . Aynı zamanda biz de karşıdan sürekli mesaj almakta ve değerlendirmekteyiz .

Beden dili kolay kolay kontrol edilemez . Bu yüzden zorlamayla yapılan hareketlerde mutlaka açık verilir ve sahte olarak algılanır . Kontrol , ancak bu konuda uzmanlaşacak kadar bilgi ve tecrübe sahibi olan kimselerce sağlanabilir . Beden dili tek bir hareketten oluşmaz , yüz , el , kol , beden ve ses mesajı birlikte iletir . Bunlardan her hangi biri diğerleriyle tam uyum içinde olmazsa , karşımızdakinin hakkımızdaki kanaati olumsuz olacaktır .

Mimikler , jestler , vücut duruşumuz - postür- ve sesimimizi nasıl kullanılması gerektiği ile ilgili teknikler çeşitli kitaplar ve makalelerde resimlerle detaylı biçimde açıklanmaktadır . Her yönetici adayının ve yöneticinin olmazsa olmaz görevlerinden birincisi ; Beden Dilini doğru okumayı ve kullanmayı bilmek ve uygulamaktır .

Beden Dilini doğru kullanmanın günlük yaşantımızda önemi açık… Ama özellikle İşe giriş Mülakatları ve Pazarlama alanındaki önemi ve ağırlığı hayati önem taşır . İş ve özel arkadaşlarımızla , karşılaştığımız bütün insanlarla olan ilişkimizin kalitesi ve toplum içindeki etkinliğimiz beden dilini doğru kullanmamıza bağlıdır . Fakat işe giriş mülakatı ve pazarlama sırasında başarı veya başarısızlık beden dilinin doğru kullanılıp kullanılamadığıyla bire bir ilişkilidir .

İK yöneticisi dostum işe alınan ve kabul edilmeyen adaylarla ilgili şu ilginç anekdotu anlatmıştı . “ İlk yöneticiliğim döneminde işe müracaat eden bir adayla konuşurken birden rahatsızlık duydum . Masanın önünde oturmakta olan aday masaya dirseğini dayamış , masaya yaslanarak oturmaktaydı . Alan ihlali olarak tanımlanan bu hareketi beni huzursuz etti , aday durumun farkına varmadan mülakat sonuna kadar da tavrını değiştirmedi . Adayın elenmesindeki en önemli faktörlerden biri bu davranıştı “ diye anlatmıştı . Beden dili ile verilen yanlış mesajın benzerlerini - farklı bağlamlarda - biz de tekrarlıyor muyuz acaba ?

İş yaşamında etkisi inkar edilemeyen Beden Dilinin özel hayatımızda da ne kadar önemli olduğunu biliriz . Bir partideki davranışlarımız , yeni insanlarla tanıştığımızda ilk intibanın kalitesi , başarılı ve kaliteli ilişkiler için olmazsa olmazlardandır .

Beden dilini doğru kullanmak sonuçtur . Sonuçla değil , nedenle uğraşmak onun üzerinde çalışmak daha önemlidir . Bedenimizi ve sesimizi nasıl kullandığımızın farkına varmak kişisel değişim ve gelişimimiz yolunda atacağımız etkili ilk adımdır . Bedenimizi , mimikleri , jestleri ve sesimizi kısaca beden dilini doğru kullanan insan ; inandıklarını söyleyen olduğu gibi görünen insanlardır .

“Ya olduğun gibi görün , ya göründüğün gibi ol “ diyen Mevlana veya

“İnsanların hepsini bir zaman ; hatta bazılarını her zaman aldatabilirsiniz ; ancak insanların hepsini her zaman aldatamazsınız . “ diyen Abraham Lincoln , bu noktaya işaret ediyorlardı .

Kendine güvenen , inançlı ve aktif imajın karşıdakilerce algılanmasını istiyorsak bu tutum ve davranışları destekleyen inançların gelişmesi ve yerleşmesi için sistemli bir biçimde çalışmalıyız . Kendine güvenen ve başarabileceğine inanan insanların davranışları ve konuşmaları tutarlıdır . Beden Dilinin teknik inceliklerini derinlemesine öğrenirken , Kendine Güven ve Özgüvenimizi yükseltecek çalışmalarımız , tutarlı ve sürdürülebilir başarılarımızın garantisi olacaktır .

İşyerinde Beden Dili için Birkaç Örnek :

İşyerinde sık sık karşılaşabileceğimiz bir kaç davranışın ne anlama geldiğini inceleyelim . ( Dikkat , bu açıklamalar sadece genel bilgi için verilmiştir . Her hareket , kullanıldığı bağlamda ve diğer hareketlerle beraberce incelendiğinde doğru sonuçlar verir .)

Parmaklar bir birine dokunararak – piramit kurarak- ellerin vücudun önünde tutulması : 
Bu genelde ast-üst ilişkisinde rastlanır . Kendine güven ve ben her şeyi bilirim mesajı verir .

Konuşurken eller yukarıdadır - göğüs hizası ve yukarı - parmaklar yukarı bakar .( Şekil)
Dinleme pozisyonunda eller aşağıda tutulur parmaklar aşağı bakar .

Bu hareketi doğru yorumlamak için öncesine bakmalıdır . Eğer önce olumlu işaretler alındıysa – açık avuç içi , öne eğilme – sonuç olumlu olacaktır . 
Eğer piramit , olumsuz işaretleri takip ederse – bacaklar çapraz , kollar göğüste kavuşmuş – sonucun olumsuz olacağını bekleyebiliriz .

Kolların göğüste kavuşturulması :

En çok tartışılan pozisyonlardan biridir . Genelde , olumsuz veya savunmacı bir durumu bildirir . Pek çok insan duyduklarıyla mutabık olmadıklarında bu pozisyonu seçerler . Eğer sizi onaylasalar da , size karşı olumsuz tavır içinde olduklarını düşünebiliriz . Bu durumda en iyisi , hangi konularda ayrıldığınızı sormak ve çözümlemektir . Eller çözüldüğünde olumsuz tavır gevşeyecektir .

Bir elle diğer eli arkada kavramak :

Filmlerde ve eski tablolarda Napolyon bu pozisyonda gösterilir . Günümüzde Prens Charles bu görünüşle adeta özdeşleşmiştir . Baş yukarıda , çene kalkık , bir el diğerini arkada kavramış olarak dik duruş .
Bu duruş kendine güven ve üstünlüğün işaretidir . Bu durumda , karnını , göğsünü ve boğaz bölgesini açan kimse herkese “ben korkusuzum , sizlerden üstün durumdayım “ demektedir . 
Gergin durumdayken elleri tutmak gerginliği azaltır , sakinleştirir ve durumu kontrol altına almamızı kolaylaştırır.

Hareketleri aynalamak :

Eğer birisiyle uyum ve birlikteliğinizi göstermek istiyorsanız , onun hareketlerini tekrarlayın . Kısa zamanda samimi ve sıcak ortam doğacaktır . Birbirleriyle uyum içinde ve aynı fikirde olan insanlar bir süre sonra birbirlerinin hareketlerini kopyalamaya başlarlar .

Bu karşıdakini rahatlatır ve iletişimi güçlendirir . ( Burada en önemli husus karşıdakini maymun gibi taklit ediyor görünmemektir . ) Bazan bu çapraz aynalamak olarak da ortaya çıkabilir . Karşıdakinin sağ el , kol , bacağıyla yaptığını sol el , kol ve bacağımızla yansıtmak . Bu durum da aynalamak kadar etkilidir ve anlaşılması daha zordur .


Yazdır



Bilgi Bankası